Bulimia nervosa, yeme bozukluklarından biri olan ciddi bir ruhsal sağlık sorunudur. Genellikle tekrarlayan aşırı yeme atakları ve ardından bu atakların kompulsif bir şekilde telafi edilmesi ile karakterizedir. Bu telafi yöntemleri genellikle kusma, aşırı egzersiz yapma, açlık periyotları veya müshil kullanımı gibi davranışlarla gerçekleştirilir.
Bulimia nervosa olan kişiler, yeme atağı sırasında aşırı miktarda yiyecek tüketirler ve genellikle kendilerini kontrol edemezler. Bu ataklar genellikle kişinin kendini kötü hissettiği, stres altında olduğu veya diyet yaptığı zamanlarda ortaya çıkar. Ardından, bu atakları telafi etmek için çeşitli yöntemler kullanılır. Bu davranışlar, kişinin normal kilosunu korumak veya zayıflamak için kullanılır.
Bulimia nervosa olan kişiler genellikle kilo almaktan korkarlar ve vücutlarıyla ilgili yoğun bir şekilde endişelenirler. Bu durum, genellikle düşük benlik saygısı, depresyon, anksiyete ve diğer ruhsal sağlık sorunları ile ilişkilendirilir.
Tedavi genellikle bir psikoterapist ve bir beslenme uzmanının birlikte çalıştığı bir multidisipliner yaklaşımı içerir. Tedavide genellikle bilişsel-davranışçı terapi, aile terapisi ve ilaç tedavisi gibi yöntemler kullanılabilir. Erken tanı ve tedavi ile, bulimia nervosa olan bireylerin iyileşme şansı oldukça yüksektir.
Tanı Kriterleri
DSM-5 (Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders – 5th Edition) tarafından tanımlanan kriterlere göre, bulimia nervosa tanısı için aşağıdaki belirtilerin en azından birinin mevcut olması gerekir:
- Yeme Nöbetleri: Kişi, belirli bir süre içinde, normalden çok daha fazla yiyecek tüketir. Bu durum, genellikle kısa bir süre içinde, bir saat veya daha kısa bir sürede gerçekleşir.
- Aşırı Kontrolsüz Davranışlar: Yeme nöbetlerini kontrol etme çabası olarak algılanabilecek aşırı davranışlar ortaya çıkar. Bu davranışlar, yiyeceklerin hızlı bir şekilde tüketilmesi, genellikle belirli yiyeceklerin sık sık tüketilmesi veya büyük miktarlarda yiyecek tüketilmesi gibi şekillerde olabilir.
Ayrıca, aşağıdaki belirtilerden en azından birinin mevcut olması gerekir:
- Öz Değerle İlgili Sorunlar: Kişi, vücut ağırlığı veya vücut şekli hakkında aşırı endişe duyar veya bu konuda sürekli olarak düşünür. Vücut ağırlığı veya şekli ile ilgili endişe ve algılar, genellikle gerçekten çok büyük bir ağırlık veya şekil değişikliği olmaksızın mevcuttur.
- Kusma, Aşırı Egzersiz veya Diğer Telafi Edici Davranışlar: Yeme nöbetlerini telafi etmek veya kilo alımını önlemek için kusma, aşırı egzersiz yapma, açlık veya müshil veya idrar söktürücü ilaçlar kullanma gibi davranışlar sergilenir.
- Bu Davranışların Belirli Aralıklarla ve Belirli Bir Süre Boyunca Devam Etmesi: Belirtiler en azından haftada bir defa, en az üç ay boyunca devam etmelidir.
Etyolojisi
Bulimia nervosa gibi psikolojik bozuklukların etiyolojisi, yani nedenleri, karmaşık ve çok yönlüdür. Bu bozukluğun gelişimine katkıda bulunan bir dizi faktör vardır ve genellikle birden fazla faktörün etkileşimi sonucu ortaya çıkar.
Bulimia nervosa’nın etiyolojisini anlamaya çalışan araştırmalar, genetik, biyolojik, psikolojik ve çevresel faktörlerin rol oynadığını göstermektedir. Bunlar arasında şunlar yer alabilir:
- Genetik Faktörler: Genetik yatkınlık, bulimia nervosa riskini artırabilir. Aile öyküsünde yeme bozuklukları veya diğer psikiyatrik bozukluklar bulunan kişilerde bu bozukluğun görülme olasılığı daha yüksektir.
- Biyolojik Faktörler: Beyindeki kimyasal dengesizlikler, özellikle serotonin gibi nörotransmitterlerin düzensizliği, bulimia nervosa ile ilişkilendirilmiştir. Ayrıca hormonal değişiklikler de bu bozukluğun gelişiminde rol oynayabilir.
- Psikolojik Faktörler: Düşük benlik saygısı, mükemmeliyetçilik, kontrol eksikliği duygusu, duygusal problemler ve travmatik yaşam olayları gibi psikolojik faktörler, bulimia nervosa riskini artırabilir.
- Çevresel Faktörler: Toplumsal baskılar, medya tarafından yayılan vücut imajı idealleri, aile ilişkileri, kültürel ve sosyal faktörler gibi çevresel etmenler de bulimia nervosa’nın gelişiminde rol oynayabilir.
- İnteraksiyonel Faktörler: Genellikle birden fazla faktörün etkileşimi sonucu bulimia nervosa gelişebilir. Örneğin, genetik yatkınlığa sahip bir kişi çevresel stres faktörleri ile karşılaşabilir ve bu da bozukluğun ortaya çıkmasına yol açabilir.
Tedavisi
Bulimia nervosa’nın tedavisi, multidisipliner bir yaklaşım gerektirir ve genellikle bir psikoterapist, bir beslenme uzmanı ve bir doktorun işbirliği içinde yürütülür. Tedavi, semptomların yönetilmesi, sağlıklı yeme alışkanlıklarının geliştirilmesi, vücut imajının iyileştirilmesi ve altta yatan psikolojik sorunların ele alınması üzerine odaklanır. İşte bulimia nervosa’nın tedavisinde kullanılan bazı yöntemler:
- Bilişsel-Davranışçı Terapi (BDT): BDT, kişinin düşünce kalıplarını tanımasına, yanlış inançları değiştirmesine ve sağlıksız davranışları değiştirmesine yardımcı olur. Bu terapi, yeme ataklarını ve kompansasyon davranışlarını azaltmayı hedefler.
- Aile Terapisi: Özellikle ergenlik döneminde bulimia nervosa olan bireyler için aile terapisi önemli olabilir. Aile üyeleri, destekleyici bir ortam oluşturmak ve hastanın iyileşme sürecinde rol almak için eğitilir.
- Beslenme Danışmanlığı: Beslenme uzmanları, sağlıklı beslenme alışkanlıklarını geliştirmek ve vücudun ihtiyaçlarını karşılamak için bireylere rehberlik eder. Ayrıca, açlık ve doyma sinyallerini tanımayı ve doğru porsiyon kontrolünü öğretirler.
- İlaç Tedavisi: Antidepresanlar, anksiyolitikler veya diğer psikiyatrik ilaçlar, bazı durumlarda semptomların yönetimine yardımcı olabilir. Ancak, ilaç tedavisi genellikle diğer tedavi yöntemleriyle birlikte kullanılır.
- Destek Grupları: Destek grupları, bulimia nervosa olan bireylerin birbirleriyle deneyimlerini paylaşmalarına, destek almalarına ve motivasyonlarını artırmalarına yardımcı olabilir.
Akupunktur
Bazı akupunktur noktalarının kombinasyonlarıyla da şifa mümkündür. Bu tedavi beden imajı bozukluğuna ruhu dinginleştirerek fayda gösterir. Bulimiada yaşanan kusmaları ve diğer fiziksel semptomları rahatlatır ve ayrıca problemi bu bakış açısıyla kökten çözmeye yardımcı olur. Akupunkturu mutlaka tıbbi ekiple birlikte uygulamak önemlidir. Psikiyatrist, diyetisyen, dahiliye, psikoterapi uzmanlarıyla birlikte yol alınmalıdır.
İlgili Araştırma ve Makaleler